bu makale Medikalgiyim.net sponsorluğunda hazırlanmıştır
Fil Hastalığı Tedavi Edilmezse Ne Olur?
Genellikle kol ve bacaklarda şişmeler sonucunda meydana gelmektedir. Fil hastalığı lenf bezlerinin tıkanmasıyla birlikte vücudun uzuvlarında sıvı biriktirip şişmelere neden olur. Şişmelere neden olan bu sıvı lenf sistemi tarafından kontrol edilir.
Lenf sisteminde meydana gelen bozukluklar kronik bir hal alırsa fil hastalığı lenf ödeme dönüşür. Hastalığın belirtileri baş gösterdikten sonra hemen tedaviye başlanılmazsa durum daha da kötüye gidebilmektedir
Fil Hastalığının Kaynağı Nedir?
Vücutta lenf sıvısının bulunması gereken yer kan dolaşımıdır fakat fil hastalığında lenf sıvısı kan dolaşımında değil deri atılda bulunmaktadır. Yaygın görülen nedenlerinden biri de kanser tedavisi esnasında lenf bezlerinin alınmasıdır. Bazı durumlarda ise kanser hücrelerinin lenf damarlarını tıkayarak lenfin deri altında birikmesine sebep olmaktadır.
Ayrıca sağlık açısından oldukça tehlikeli olan bu birikmelere kanser tedavisinin ardından yoğun ışın tedavileri maruz kalma, ameliyatlar esnasında lenf damarlarının zedelenmesi, yabani hayvanlar tarafından lenf damarlarına ulaşan parazit canlılar ve lenf sisteminde bulunan genetik hastalıklar gibi etmenlerde sebep olmaktadır.
Fil Hastalığının Belirtileri Nelerdir?
Öncelikle kol ve bacak gibi vücut uzuvlarında ödem tarzı şişmelerle karşılaşan bireyler en yakın sağlık kuruluşlarına başvurmalıdır. Hastalığı teşhis etmede çoğu zaman vaka hikâyesine ve detaylı fiziki muayeneye başvurulur. Uzman hekimin uyguladığı muayene yöntemleri vücut uzuvlarının ölçülerinin alınması ve alınan kanın testlere sokulması şeklinde olabilmektedir.
Hastalığın belirtileri arasında vücudun şiş olan bölgelerini hareket ettirmede zorluklar yaşanması, koltuk altı ve kasıklarda ara ara karşılaşılan ağrılar, ciltte meydana gelen gerilmeler ve sertlikler, görüş becerisinin zayıflaması, sürekli rahatsızlık hisleri ve vücudun şiş olan bölgelerinin tahriş olması bulunmaktadır.
Fil Hastalığının Tedavisi Mümkün Müdür?
Fil hastalığının tedavisi hakkında kesin sonuç veren bir yöntem yoktur. Fakat sıvı birikmesini engelleyerek uzuvlardaki şişkinlikleri ve rahatsızlıkları en aza indirmek için kullanılan yöntemler mevcuttur. Unutulmamalıdır ki lenf hasatlığında kullanılan bu yöntemler hastalığı tamamen ortadan kaldırmaya yönelik değil daha çok kontrol altına alınmasıyla alakalıdır. Bu yöntemlerden en çok kullanılanı aşırı dar olan kıyafetler aracılığıyla şişkinlik olan uzuvdan sıvıların uzaklaştırılması işlemidir.
Tedavi sürecinde dikkat edilmesi gereken hususlardan biride cildiye uzmanından destek alınarak şişkinlik bulunan uzuvların bakımı ve temizliğidir. Temizliğe ve cilt bakımına dikkat edilmesiyle daha kötü sonuçların oluşması engellenir ve diğer bulaşıcı hastalıkların da önüne geçilmiş olur. Hastanın yaşı da göz önünde bulundurularak uygun egzersiz planları uygulanmalıdır.
Özel masaj yöntemleriyle uzuvlarda biriken sıvıların uyarılmasıyla şişkinliğin önüne geçilmesi sağlanır. Hastalar uzuvlarını yeterince kullanmaması ve uzuvlarının görüntüsünden dolayı hem sosyal hem de psikolojik açıdan etkilenebilmektedirler.
Uzman hekimin uygun gördüğü bu gibi durumlarda psikiyatrist ve psikologlara yönlendirilebilirler. Tedavide önemli hususlardan biride hastanın ve hekimin ortak kararıyla tedaviye geçilmesi ve durumun daha kötü boyutlara ulaşmaması için tedavinin devamlılığının sağlanmasıdır. Kesinliği ve güvenirliği kanıtlanmamış bilgilere ve yöntemlere başvurulmadan önce uzman hekime danışılmalıdır.
